29 Nisan 2015 Çarşamba

Tarihi yerler

Kaleler

Koz Kalesi (Kürşat Kalesi)

Altınözü ilçesinde, aynı adla anılan köyün yakınlarındadır. Eski çağlarda kullanılan ve Altınözü tarafından gelip Harbiye' den geçerek Antakya'ya giren Kuseyr yolu üzerindedir. Bu kalenin Antakya'nın güney bölgesini emniyet altına almak amacıyla Antakya Prensliği döneminde yapıldığı sanılmaktadır. Antakya Latin Patriği' nin de ikamet ettiği yer olan kale 1268 yılında Baybars tarafından kuşatma sonucunda teslim alındı. Bir tepeyi içine alacak şekilde yapılan kalenin sadece büyük blok taşlarla inşa edilmiş olan yarım daire şeklindeki iki burcu ayakta olup, diğer kısımları harap ve belirsiz durumdadır.

Bakras Kalesi

Aynı adla anılan köyün hemen üst tarafındadır. Köyün yolu Antakya - İskenderun yolunun 27. km'sinde, yoldan 4 km kadar batısında sarp bir tepe üzerinde yapılmıştır. Strabon' un bu kaleden bahsettiğine bakılırsa, tarihi çok eski olmalıdır. Kale önceleri Belen geçidinin girişini, Antakya kurulduktan sonra ise Selevkos başkentini koruma gayesine hizmet etti. Haçlılar döneminde de Antakya Prensliği' nin kuzeyde en önemli savunma noktasıydı. Birkaç defa el değiştirdikten sonra Tapınak Şövalyeleri' nin eline geçen kale 1268 yılında Baybars tarafından kuşatılarak zaptedildi. Birkaç katlı ve bir alay askeri barındıracak büyüklükte olan kale genel olarak harap olmaya yüz tutmuş olmakla birlikte, birçok mekanları sağlam durmaktadır. Günümüzde Bakras Kalesi Belen ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır.

Payas Kalesi

Payas' ta, Sokullu Külliyesi' nin batısındadır. Burada eskiden harap bir kale vardı. Sahilde inşa edilen Payas Limanı ile tersanesinin güvenliği için 1567 yılında kale ve hendeği tamamen sökülerek yeniden yapıldı, yapımı 1571 yılında tamamlandı. Son yüzyıl içinde hapishane olarak kullanıldı.

Mancılık Kalesi

Payas - Dörtyol arasında, Amanos Dağları eteklerinde 700 metre kadar yüksekte, sarp bir tepe üzerinde yapılmıştır. Halen harabe halindedir. Rabat Köyü' nden Gürlevik Yaylası' na giden yolun 12. km' sinden ayrılan bir patika ile ulaşılabilen kale 1290 yılında yapılmıştır. Kale kalıntıları, sık ağaçlar arasında kaybolmuş haldedir.

Cin Kulesi

Kale ile liman arasında, hemen aşağıdaki limanı korumak için 1577 yılında inşa edilmiştir. Eskiden "İskele kalesi" adıyla anılan bu yapı 360 derecelik görüş alanına sahip bir karakol kulesidir.

Darbısak Kalesi

Kırıkhan'ın kuzeyinde Alaybeyli Köyü'nün hemen önünde bir tepe üzerindedir. Bu kale Antakya Prensliği döneminde yörenin önemli kalelerinden biriydi. hem İskenderun Körfezi'nden gelen dağ yolunun doğu girişinin, hem de Belen Geçidi' nin kuzey girişinin güvenliğini sağlıyordu. 1268 yılında Baybars tarafından alındıktan sonra önemini yitiren kale uzun süre terk edilmiş halde kalmış, 19. yüzyıl sonlarında burada Karamürselzade Mustafa Şevki Paşa tarafından İslam evliyası Bayezid-i Bistami adına bir cami ve ziyaret yeri yaptırılmıştır. Kalenin bazı bölümleri kısmen ayaktadır. Cami ve Bayezid-i Bistami' nin makamı her yıl binlerce ziyaretçi tarafından ziyaret edilir.

Sarıseki Kalesi

İskenderun-Payas arasında eski anayol güzergahı üzerindedir. Helenistik dönemde veya Haçlılar döneminde yapıldığı sanılmaktadır. Harap haldeki kalenin Yavuz Sultan Selimdöneminde yeniden yapımına başlandı, ancak inşaat Kanuni Sultan Süleyman döneminde tamamlanabildi. Kısmen ayakta olan kale halen askeri bölge içindedir.

Şalan Kalesi

Amanos Dağları üzerinden aşarak İskenderun Körfezi ile Kırıkhan Ovası' nı birbirine bağlayan eski dağ yolu üzerinde, Değirmendere yakınında sarp bir tepe üzerindedir. Harap halde ve sadece birkaç duvarı ayakta olan kalenin Haçlılar dönemine ait olduğu ve yolun güvenliğini sağlamak amacıyla yapıldığı sanılmaktadır. Kale Şuğlan, Çıvlan, Şıvlan gibi adlarla da anılmaktadır.[4]

Arsuz Kalesi

Arsuz'un 30 km güneyinde Kale köyünde Selçuklular zamanında yapıldığı tahmin edilen bir kale bulunmaktadır. Kale denize paralel olarak yüksekliği 10 metre olan bir tepe üzerinde inşa edilmiştir. Kalenin hangi tarihte yapıldığına dair bilgi yoktur. Ancak köyün adından da anlaşıldığı gibi eski zamanlarda bu köyde bir kalenin olduğu bilinmektedir. Kalenin adının ise Arsuz Kalesi olduğu tahmin edilmektedir. Kale denizden gelebilecek saldırılara karşı büyük bir beton duvarla üstü kapatılmıştır. Günümüzde ise kale harap, çökmüş ve yıkılmış durumdadır. Ancak kalenin kalıntılarını görmek halen mümkündür

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder